Çetin
27 ÇETİN Bir gece eve dönerken domuz sürüsüyle karşılaştık. Babam beni kolumdan tutup hemen büyük bir çam ağacının arkasına çekti. Biz orada saklandık. Onlar sürü ha- linde geçip gittiler. Bana o zaman dedi ki, bunlar bizi görseydi bize saldırabilirlerdi. Veya ağaçla kendimizi korumazsak bizi ezip geçerlerdi. İlk defada yaban domu- zunu orada gördüm. Ayı da gördüm. Yani ama kötü şeyler yaşamadık. Jale, Şermin, Çetin, Suzan Öztunalı Ulu- dağ Sanatoryumundaki lojmanda Oradaki iki sene geçen günümü çok çok güzel bir şekilde hatırlıyorum. Aşağıdan o zaman, şimdi Ulucami’nin karşısında Artıç Otel’in altında sanatoryum hastanesinin irtibat bürosu vardı. Biz annem, ben, kar- deşlerim Bursa’ya geldiğimiz zaman veya dönerken Uludağ’a giden servis arabaları- na oradan binerdik. Annem bazen alışveriş için Bursa’ya iner- di. Beni alırdı yanına. Tahtakale’den alış- veriş yapardık. Ondan sonra akşam, belli bir saatte oradan çıkarken yolda kaldığı- mızı, arabanın çıkamadığı günleri de ha- tırlıyorum. Daha sonra Karayolları’ndan gelen araba- larla, kepçelerle yollar açılır, biz arkasın- dan otobüsle çıkardık. Bir iki kere babamla otel tarafına çıktık. Hatırladığım kadarıyla yalnızca Büyük Otel vardı. Beceren’lerin ufak tefek bir yerleri de var- dı. Başka bir otel yoktu. Yanlış anımsamı- yorsam Kayakevi de vardı. Ama ben onu hatırlamıyorum. Kirazlıyayla’da Fahri Abi’nin otelinin taş- tan eski bir bina olduğunu çok iyi hatır- lıyorum. Hatta her sene geçerken oradan hatıralarım canlanır. 10-15 sene evvel de geçerken eve uğrayayım dedim. Ev yıkıl- mış. O ev çok güzel bir evdi. Üç katlı vil- laydı. Ben çatı katını çok severdim. En te- peye çıkar orada oynardım veya uyurdum. Öğlenleri annem beni uyutmak isterdi, ben uyumazdım. Uyur gibi yapardım. Bir süre sonra benim okul zamanım gel- diği için (yedi yaşına yaklaşmıştım) artık Bursa’ya inip okula başlamam gerekiyor- du.”
Made with FlippingBook
RkJQdWJsaXNoZXIy MjAwNTM=