Çetin

62 ÇETİN de bize. Sodayla kaç kere traş olduğumu hatırlamıyorum. Molalarda burnumun ve kulaklarımın yara olduğunu hatırlıyorum. Sıcaktan do- layı orası çok sıcaktı. Güneşin altında bize ciddi bir eğitim yaptırıyorlardı. Annem bir-bir buçuk ay sonra gelmişti zi- yaretime. 65 kiloydum, o zaman annem ağlamıştı beni görünce. Çok zayıflamışsın, sana ne yapıyorlar burada, demişti. Bir şey yaptıkları yok eğitim yapıyoruz anne, dedim. Ama çok zayıflamıştım. İncecik bir şeydim. Bir gün Alay Komutanı seni çağırıyor, de- diler. Bende korktum, kendi kendime aca- ba ne yaptım, dedim. Bu arada bir ay son- ra beni çavuş talimgahından, yazıhaneye aldılar, daktiloyu çok iyi biliyordum. İki parmak yazıyordum ama çok hızlıydım. Çünkü ortaokulda yaz tatilinde Çancı- lar’da tapu takip işleri yapan eniştem İs- mail Aygün’ün yazıhanesinde tapu takip işleri yapıyordum. Orada daktilo öğren- dim. O boş zamanlarda bana kağıt verir yaz derdi. Askerde bu daktilo ve teknik resim bilgisinin bana çok faydası oldu. Bir aylıkken tanıştığım şu an halen Karaca- bey’de yaşayan onbaşım İzzet Kondur beni yazıhaneye aldı. Bölük Komutanının ismi Çetin Vefkioğlu’ydu. Alay Komutanının da Zülküf Tunalı’ydı. Albay seni çağırıyor, dediler. Yazıhaneden geldi haber, ben korktum. Ne olacak baka- lım dedim. Meğerse o da bizim gibi göç- menmiş. Sonra öğreniyorum tabi. Bana sen nerelisin, nereden geldin, soya- dın niye Öztunalı diye sorular sordu. Ben- de anlattım. Babamlar Tuna boyunda doğ- muş büyümüş, Türkiye’ye gelince bu soy ismini almışlar. Onu anlatmıştım. Benimle o zaman konuşurken seçme ya- pıyordu herhalde. Biz sonradan öğrendik. Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı’na 20 kişi seçilmişiz. İşte dağıtım olacak, bizi saydılar. Bunlar Cumhurbaşkanlığı Muhafız Alayı’na gi- decek, dediler. Hemen başladılar çavuşlar aralarında orası çok sıkı, çok disiplinli, demeye. Günde iki kere traş olursunuz, eğitim çok sıkı vs. Bazıları korkutuyor, bazıları da çok rahat diyor. Çünkü bizim Çankaya’da nöbet

RkJQdWJsaXNoZXIy MjAwNTM=