

100
▶
Belgeler ve Tanıkların Işığında DOSAB’ın 25 Yılı
Belgeler ve Tanıkların Işığında DOSAB’ın 25 Yılı
tartıştıktan sonra kendilerini çağırdık. Sözleşmeye yapılan fizibiliteye uygun bir pilot tesisin,
DOSAB kollektörünün son noktaya kurulması, DOSAB’dan gelen suyun bu pilot tesiste arıtıl-
ması ve bu sudan önce TUBİTAK’çılar hep birlikte birer bardak içmemiz şartıyla 175 bin dolar
verebileceğimizi söyledik. Kabul ettiler. Altı ay sonra pilot tesis kuruldu. Ve bir gün TUBİTAK
bölge müdürü arayıp yarın birer bardak su içmeye hazırız dedi. Tüm yönetim kurulu gittik. Tö-
renle sudan içtik.
Arıtma tesisinin fizibilitesi hazırdı. Ama nereye yapacaktık. Başından beri terminal arsa-
sının hemen arkasında Osmangazi Belediyesi’ne ait çok uygun bir yer vardı. Arıtma tesisinin
oraya yapılması uygundu. Biz Osmangazi Belediyesi’nin DOSAB ortaklığına rağmen hiçbir katkı
koymadığını ve bu arsayı katkı bedeli olarak DOSAB’a bila bedel devretmesini istedik. Onlar ise
satmayı teklif ettiler. Çok uğraştık. Sonunda o arsanın DOSAB’a arıtma tesisi yapılmak üzere
bilabedel verilmesini, hem Osmangazi belediye meclisinden, hemde büyükşehir belediye mec-
lisinden çıkardık. Erdem Saker’in imzası ile neticelenecekti. Ancak belediye seçimleri gelmiş-
ti. Erdem Bey, “Etik olmaz, seçimden sonra imzalayacağım, söz.” dedi. Bizim DSD’nin her ay
düzenlediği dostluk yemekleri vardı. Sıradaki yemeğe dört BŞB başkan adayını da davet ettik,
geldiler. Bursayı ve geleceğini konuştuk. Bu arada dört başkan adayından da DOSAB arıtma ar-
sasının bila bedel verileceği konusunda söz aldık. Seçimden hemen sonrada yeni başkan Erdoğan
Bilenser’i ziyaret ettik. Arsa meselesini anlattık. Orada “Sözüm geçerli.” dedi, yeniden söz aldık.
Arkasından yeni Osmangazi Belediye Başkanı Hilmi Şensoy’u ziyaret edip konuyu anlattık. DO-
SAB arsası için ondan da söz aldık. Her iki başkanada televizyoncularla gittik. Bunlar kayıtlarda
vardır ve yönetim kurulundaki arkadaşlarımın tümü bunlara şahittir. Sonra DOSAB seçimleri
oldu ve ben aday olmadım. Bu arsa meselesini genel kurulda anlattım.
Başkanlığım döneminde DOSAB’a kazandırdığımız başka artılarda oldu. O zamanlar Do-
ğalgaz Bursa’ya yeni gelmekteydi ve BOTAŞ gazı satmak için gayrette idi. OSB’ler ise en önemli
müşteri. Sanıyorum Mustafa Karaer zamanı idi. Bize geldiler bir sözleşme yaptık. Sözleşmemize
göre Doğalgazı kapımıza kadar getirecekler. Bölgede dağıtım hatları tamamlandığında gaz sat-
ma hakkını bize verecekler. Sözleşme buydu, ne varki sonradan bu sözleşmeyi reddettiklerini
ve bizi oyalamaya çalıştıklarını hatırlıyorum. Allahtan akabinde OSB yasası devreye girdi ve bu
konu sorun olmaktan çıktı.
OSB yasasının çıkışı bizim dönemimizdedir. Yasaya önemli katkılar koyduk. Sanayi Bakan-
lığı tüm OSB’lere yasada neler olmasının yararlı olacağı konusunda fikir sordu. Bizde dolu dolu
bir dosya gönderdik. Çıkan yasada birçok düşüncemizin dikkate alındığını gördük. Kıvandık,
gururlandık.
Ülke çapında doğalgaz dönüşümlü elektrik santrallarına elektrik pazarlama hakkının veril-
mesi dönemimizde başlamıştır. Bizde bu tip santrallarla anlaşarak DOSAB’a yeni bir gelir kay-
nağı sağlayabileceğimizi düşündük. Bütün firmalardan teklifler aldık. En uygun fiyatı veren ve
DOSAB bölge müdürlüğüne en yüksek komisyonu veren firma ile sözleşme yaptık. Bu sözleş-
meyi bütün sanayicilerimize duyurduk. Hem sanayicilerimizin kazanmasını, hem de DOSAB’a
sudan sonra ikinci bir gelir kapısı açmayı başardık.
“Aslan yatağından belli olur” sloganı ile Demirtaş Belediyesi’nden yüzde 10 DOSAB hissesi-
ne karşılık olarak bila bedel aldığımız caminin yanındaki arsaya DOSAB Bölge Müdürlüğü için
modern bir bina inşa ettik. Hemen o binanın arkasına da bir konferans salonu yaptık. Binanın
ve salonun projeleri şahsıma aittir. Salonun koltuklarına bölge sanayicilerimizden Ermetal şir-