

Belgeler ve Tanıkların Işığında DOSAB’ın 25 Yılı
◀
81
Belgeler ve Tanıkların Işığında DOSAB’ın 25 Yılı
O tarihteki başkanı ve yönetim kurulu üyelerini ki milletvekili olduğum yıllara rastlar. Ve
OSB kanunlarının çıktığı zamanlardır. Düzene, tertibe girmemiz gereken zamanlardır. O tarih-
teki dirayetli yönetim kurulu birçok yola taşmış fabrikaları -ki bunun sayısı belki 40-50’ den faz-
laydı- onları geri çekmiştir. Onlara bir düzen vermiştir. Yolları genişletmiştir. Taşmaları şunları,
bunları olabildiği kadar bugünkü iyi durumuna getirebilmiştir.
Rahmetli Mustafa Karaer ‘Burası nasıl adam olacak bilmiyorum. Burada garip bir doğuş
var. Böyle bir doğum olmaz. Ama olmuş bir kere. Burayı düzeltelim’ diye bir takım tabirler kul-
lanırdı. Büyük emekler verildi. Bugünkü 440 parsel ve 400’den fazla fabrikanın, işyerinin 50 bini
aşan çalışma ordusunun ve galiba 4 milyar doları aşan bir ihracat potansiyelinin olduğu ciddi bir
güçtür burası. Ve tabiki çoğunluğu tekstil olmak üzere, ama cirosal bazda bakıldığında otomoti-
vin ağırlığının olduğu, disiplinli bir OSB’dir. Tekrar etmekte yarar var, 2000 yıllarından itibaren
gelen yönetim kurullarının dirayeti önemlidir. Onu şöyle demek lazım. Öncekilerin dirayeti yok
muydu? Dirayeti vardı ama, yardım eden bir yasal gelişme yoktu. İşte bu fark burada. Burada
bugüne böyle gelindi. Atlanmaması gereken çok önemli bir konuyu dile getirmek gerekiyor. Biz
derneğimizin, yani Demirtaş Sanayiciler Derneği’nin ilk genel kurulunu yaptık. Ama yerimiz
yok. Ta ki yaptığımız yıl 1987’den itibaren, yanılmıyorsam 3 yıl 4 yıl gibi bir zaman içerisinde,
Ermetal’in eğitim atölyesindeki ofiste toplantı yaptık.
DOSAB’ın barakadan yapılan ilk bölge müdürlüğü
Sanayi Odası’ndan bir para istiyoruz. Yani biz mütevazi bir bina yapmak istiyoruz. Bir katkı
istiyoruz. Münferit görüşmeler bir yandan yapılıyor ama bir şeyi fark ettik. O sırada yanılmı-
yorsam bu bölgenin sanayicilerinden meclis üyesi olan, galiba tek kişiydim, öyle hatırlıyorum.
Onun için bir meclis toplantısında işte Demirtaş Sanayiciler Derneği’nin, Sanayi Odası’ndan bir
destek istediğini bir konuşmayla dile getirdim. Sunumumu yaptım, gerekçelerini anlattım. Faa-
liyetlerimizden biraz bahsettim. Ve o günden sonraki bir kaç gün içerisinde, BTSO’nun yönetimi