Previous Page  77 / 162 Next Page
Information
Show Menu
Previous Page 77 / 162 Next Page
Page Background

76

Belgeler ve Tanıkların Işığında DOSAB’ın 25 Yılı

Belgeler ve Tanıkların Işığında DOSAB’ın 25 Yılı

caddeden, 1,25 m – 1,5 metre yüksek yapalım fabrikayı ana yoldan.’ dedi. Dikkat ederseniz yol-

dan hep bize yukarıdan çıkılıyor. Yol yapılırken onların hepsi iyi hesaplandı. O şekliyle yaptık.

Ondan sonra 1987 yılında burada faaliyete başladık. 1986’ın sonlarına doğru, Demirtaş Sa-

nayiciler Derneği kurulacak diye, Floteks Celal Bey aradı, beni. Sabri Bey böyle böyle biz dernek

kuruyoruz, buraya sizi de kurucu olarak ilave ediyoruz, dedi. Hay hay memnuniyetle deyince

‘Ama toplantılara gelmek kaydıyla.’ dedi. Allah’a şükür toplantıları kaçırmadım. Toplantılarda

alınan kararlara saygı duyarak, hep birlikte fikir birliğiyle götüreceğimizi, o gün tüzüğe dahi

yazıldı bunlar. Tüzükler yapıldı, tartışıldı. Şahıslardan ziyade DOSAB’ın menfaatleri doğrultu-

sunda güzel bir tüzük hazırlandı. O tüzük ondan sonra, yönetimler, seçimler, birşeyler oluşmaya

başladığı zamanda, hep birlik beraberlik o zamandan bu zamana kadar devam ediyor. Bayrak

yarışını çok iyi yapalım dedik, yaptık. Ve hala daha bayrak yarışı aynı şekilde, tek liste çıkarak

-o çok önemli bir şey- tek listenin bir yönetimde karışık olmaması önemli bir şey. O günden bu

güne devam ediyoruz.

Ama şimdiki yeni arkadaşlara benim tavsiyem var. Burada geçmişi bir araştırdıkları zaman

yeni gelenler, hazıra gelenler, buraların çayırlık olduğu, sonradan doğma bir organize olduğu,

ama Türkiye’ye bir örnek olduğunu görecekler. Bu örnekler nerelerde, şirketlerde, siadlarda, yö-

netimlerde, her türlü yönetime örnek olacak bir model DOSAB. Devlet yönetimi dahil bu yani

partiler kurulduğu zaman da bu partiler iyi bir tüzük hazırlıyorlarsa, o tüzüğü de eğer takip

ediyorlarsa, onda başarı muhakkak. Ama tüzüğü herkes istediği gibi hareket ettiriyorsa, istediği

gibi çektiriyorsa, yasalar gibi, o zaman muvaffakiyet düşer, düşer, düşer. Onun için bizim şimdiki

yönetimdeki arkadaşlarımız maşallah gayet güzel birbirleriyle geçiniyorlar. Etkinlikler hazırlı-

yorlar gidiliyor, görüşülüyor. Ama bu etkinliklerde ben biraz daha eskiden olanlar, yani hazıra

konanlar değilde, daha evvelkileri o etkinliklere katılmasını gözlemliyorum. Ve gelmedikleri

için de üzülüyorum.

Şimdi bu tür böyle bir yeri bulmuşsun, böyle güzel bir yerde sanayicilik yapıyorsun, burada

sanayicilik yapmak ta hele hele DOSAB’ta yapmak şans. Neden şans buradaki insanlar birbirini

çok çok iyi tanıyor. Buradaki insanlar birbiriyle, hele genç nesil daha iyi tanıştı. Çünkü bizlerin

bir eksikliği, yabancı dilimiz yoktu. Ne yaptık çocuklarımızı yurt dışında okuttuk. Hemen he-

men hepsinde 1-2-3 yabancı dil öğrendi. Bu da ne için, hemDOSAB’a faydası var, hem Türkiye’ye

faydası var, hem kendisine faydası var. Önce DOSAB, sonra Bursa, sonra kendisine. Zaten kendisi

iyi olduğu zaman da her şeyde rahatlıkla gidecek demektir.

Onun içinDOSAB’ımız, SİADolmadan önce bir kanaryacılar derneği de olabilirdi. DSD’nin,

SİAD olması için de bir genel kurulda, 13 arkadaş bir araya geldik, önerge sunduk, imzaladık.

Genel kurulda karar alındı siad olundu ve bugün DOSABSİAD olarak sivil toplum örgütü oldu.

Nereye gitse kapısı açık. Bir dernek olması başka, siad olması başka. Nereye gitse kapılar açık, ne-

reye gitse herkesten rahatlıkla kabul görüyor. Bugün bakanlıkta da görüyor, reisicumhurlukta da

görüyor, başbakanlıkta da görüyor. Oralara gidip gelenlerden duyuyoruz, gördük, hatta benim

oğlumda işte burada. Şu anda görevde devam ediyor, küçük oğlum. Bu durum karşısında böyle

bir yeri daha ileriye götürmek lazım. Bunu düşünmek gerekir. Bunu istişare etmek lazım. Akıllı

düşünerek, akıllı yatırımlarla burayı nasıl daha iyi bir yere getirmenin, yolu bulunmalı. İnşallah

bizde görürüz, hayattayken.

Burasının ticaret odasına bağlanması, ticaret odasıyla birleşmesi, ticaret odası burayı da

alsın, gibi epey bir uğraşıları oldu. Biz, ben, Adil Gökçadır, rahmetli Macit Merter vardı. Birlikte